‘’İçime
bir hüzün doluyor, yine sensiz yine sensiz sabah oluyor, geçiyor aylar geçiyor mevsimler, yine sensiz yine
sensiz sabah oluyor’’ şu an radyoda çalan şarkı…Tahminim bu şarkı da bir
sonbaharda yazılmıştır.
Sonbaharda atalardan öğrendiğimiz üzere kış hazırlığı yaparız ya karınca
misali…Ben de öğle yaptım.Bahçeden toplanan domateslerden domates suları
hazırlandı.Kocaman kırmızı biberler bahçede yakılan odun ateşinde patlıcanlarla
birlikte közlendi, torbalanıp dolaptaki yerlerini aldılar.Taze fasülyelerle
barbunyalar halledildi , onlarda dolaba kaldırıldılar.Meliha’ dan öğrendiğim
yine közlenmiş kırmızı biber, patlıcan, domates, havuç, sarımsak ve tane
karabiberli soslar (oldukça zahmetli, kollarımı falan yaktım) kavanozlandı.
Birazda olsa reçeller yapıldı.Havalar böyle sıcak gidince heves ettim, yarın
tarhana da yoğuracağım.Çok fazla değil, birazcık,oyalanmak için.Bu sene
tarhananın içine yumurta da koyacağım yine Meliha’ nın tavsiyesi üzerine.Neden
olmasın, erişteye koyuyoruz ya.Akşamdan yoğurdu süzüyorum, tarhana çok un
kaldırmasın diye.Ha birde biraz erişte keseceğim.Tadımlık olsun
yapacağım.Önemli benim için.Annemin son zamanları, hasta ve bir şey
yiyemiyor.Benden sadece limonata ve erişte istiyor.Yapmaz mıyım.Çocuklar
ayağımın altında olmasınlar diye sabah çok erkenden ezan saatleri falan kalkıp
şöyle 5-6 yufka açardım.Kurutup, kesip o uyanıncaya kadar hazır etmek
için.Halbuki o zamana kadar hiç hamur yoğurup yufka açmamıştım.O vesile ile
öğrendim.
Bütün bunlar neden ben biliyorum, söyliyeyim sen de bil…Çocuklar biri
okul, biri iş için evden gittiler ya…Boşluktan.Ev bomboş, yüreğim parça parça, parçaları toplasam da
ben etmem …

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder