Uzun zamandır , hemen hemen dört yıldır evin
ekmeğini kendim yapıyorum.Eskilerde evlerde ekmek mayası ile yapılanlardan
değil elbette.Şimdilerde hemen her yerde satılan ekmek makinasında yapıyorum.
İlk ekmek
makinamı bundan dört yıl önceki bir anneler gününde çocuklarım hediye
etmişlerdi.Benim nelerle oyalanabileceğimi bilen evlatlar çok iyi seçim
yapmışlar.Bu gün de aynı o günkü kadar mutlu oluyorum makinamı gördükçe.Hatta
bazen önünde selam duruyorum, bazen de şapkamı çıkarıp hal-hatır soruyorum, o
derece yani muhabbetimiz.Aslında ben bütün makinalara aynı muhabbeti
duyarım.Bulaşık makinası, çamaşır makinesi, dikiş makinesi düşünsene bir…Onlar olmadan ne yapardım ben…Konuya
dönecek olursak, ekmek makinesine sahip olduğum ilk zamanlar ev ahalisinin tümü
aynı evde oluğundan sabah akşam ekmek yapmak gerekiyordu. Çocuklardan büyük
olanı iş için, küçüğü de okul için evden ayrılınca ekmek yapma işi daha uzun
aralıklarla tekrarlanır oldu.İki üç günde bir yapıyordum . Ben ekmek yemeği
sağlık açısından azaltınca şimdi haftada bir – iki taneye düştü…Hatta yaptığım
ekmeği ikiye bölüp derin dondurucuda saklıyorum bozulmasın diye…Ama makinem ile muhabbetim
devam ediyor. Ekmek yapmayı azaltınca makinemin
başka maharetlerini keşfettim…Meğerse benim cefakar pilav , çorba, güveç de
yapıyormuş
.
Hafta sonu
gençler eve dönünce ….ekmek yapımı hız kazandı. Makinem coştu. Ben de yeni ekmek
reçeteleri geliştirdim. Ekmeğimin içine su,tuz,şeker,zeytinyağı,maya ve undan başka, susam, zerdeçal,çörek otu,toz
zencefil, keten tohumu da
katıyorum.Bazen çekirdekleri çıkarılmış zeytin veya ceviz …Genç adamlar
yaptığım ekmeklere bayıldılar.
Unlarım da beyaz
un değil. Meğerse bayıla bayıla bol bol kullandığımız beyaz unlar rafine olduğu için hiç faydalı değilmiş. Beyazlanması için yapılan işlemler değerini
yitiriyormuş. Ben de çavdar unu, tam buğday unu,esmer köy ekmeği unu, rüşeym
ilaveli un, yulaf unu ve kepeğin kendisini kullanıyorum. Bazen birer ölçek
hepsini karıştırıyorum.Aklıma estiği gibi….Ne özgürlük ama…Mis gibi, tertemiz
ekmeğimiz her daim elimizin altında.
…
Bu pazar evdekilere
mis gibi kokulu güzel bir ekmek yaptım , küçük oğul güveçte kaşar peynirli sucuk pişirdi , en az
ekmek kadar lezzetli …Ondan izin almadım ama gizlice tarif edeyim. Sucukları küçük
küçük doğradı,güveçe dizdi. Üstüne kaşar dilimleri, onların da üstüne domates
dilimleri dizildi.Tuz ve kekik eklendi ve fırında kaşarlar eriyince kadar
kaldı. …Deneyin
, hiç pişman olmazsınız.
Evde sıcak ekmek, sucuk ve mis gibi demlenmiş çay kokusu hepimizin başını döndürdü. Hepinize,
sevdiklerinizle bir arada olduğunuz mutlu
sabah kahvaltıları dilerim.
Yapılır mı bu bana? Hem de gece yarısı denk geldim iyi mi? Hey! Marş marş mutfağa gideceğim şimdi:))
YanıtlaSilBuyur bize gel ...
YanıtlaSil