Bayramın üçüncü
günü öğlene doğru kapı çalındı. Açığımda büyük oğlum kapıdaydı. Onun yüzünden
her halini okuyabilirim. Ayaküstü usulen yapılan bir-iki cümlelik sıradan
konuşmadan sonra, direk sordum. Ne oldu, çabuk söyle… Biraz kem-küm etti, Ayla
Teyzeden haberin var mı ? dedi. Bir şey olmuştu ama ne?...En kötüsünü aklıma
bile getirmek istemiyordum. Hemen gurup arkadaşlarımızdan birini, aradım. Maalesef
duymak istemediğimi o da teyit etti… Ayla’yı kaybetmiştik. İnanamadım…Facebook
duvarımda paylaşamadım akşama kadar.. Şakadır, değildir, ayıp olur diye… Başka
arkadaşlardan da telefonlar, mesajlar gelmeye başlayınca işin şaka kaldırır tarafı
olmadığını kabul etmek zorunda kaldım…
Üzgünüm, hem de
çok üzgünüm…Genç bir insana yazık oldu, sevgili eşi Orhan Beye yazık oldu,
çocukları Erhan ve Anıl’ a yazık oldu… İmrenilecek bir aile kurmuştu benim
dostum… Her şey yoluna girmişti… Yeni emekli olmuştu, çocuklar okullarını,
askerliklerini bitirmiş, işlerini
tutmuşlardı…
Gerçeklerin soğuk
yüzüyle çok kere karşılaşmıştım, bu da onlardan biriydi işte…
Sağanak yağmur
altında dostumu son yolculuğuna uğurladık…
Aceleyle kılınan
namaz ve okunun kısa bir dua…
Ebette iyi
bilirdik dostumu, elbette hakkım sonuna kadar helal olsun.
Başınız sağ olsun Gülçin hanım! Allah'tan rahmet, sizlere de sabır diliyorum...
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin.. Allah geride kalanlara sabır versin.
YanıtlaSilBaşınız sağolsun.Rabbim sabır ihsan etsin :((
YanıtlaSilTeşekkür ederim dostlar.
YanıtlaSil